Ultrasonografi Çalışma Grubu
  • TATDUS
    • Hakkımızda
      • Tarihçe
      • Vizyon ve Misyon
      • Amaç, Hedef ve Görevler
    • Kurullar
      • Yürütme Kurulu
      • Eğitmenler
      • İçerik Editörleri
      • Web Ekibi
      • Sosyal Medya Ekibi
      • Üyeler
    • Belgeler
      • Yönerge ve Diğer Belgeler
      • Faaliyet Raporları
      • Kılavuz ve Rehberler
      • Bildiri Kitapçıkları
      • Raporlar
  • Nöbetten Merhaba
  • Etkinliklerimiz
    • Kurslarımız
      • İleri USG Kursu
      • Temel USG Kursu
      • Kurs Planları
      • Uluslararası Kurslar
      • Geçmiş Kurslar
      • Yeni Başlayanlar İçin Acil USG
    • Sempozyum ve Kongreler
      • USG sempozyumu
    • Sosyal Etkinlikler
      • USG yarışması
  • Yazılarımız
    • Sürekli Yayınlar
      • Literatür Özetleri
      • Rehberler
      • Tüm Yazılarımız
    • Videolar
      • Ayın Videosu
      • Ayın Olgusu
      • Nöbetten Merhaba
  • Etkinlik Takvimi
  • İletişim
Aidat Ödemesi Bağış
Ultrasonografi Çalışma Grubu
  • TATDUS
    • Hakkımızda
      • Tarihçe
      • Vizyon ve Misyon
      • Amaç, Hedef ve Görevler
    • Kurullar
      • Yürütme Kurulu
      • Eğitmenler
      • İçerik Editörleri
      • Web Ekibi
      • Sosyal Medya Ekibi
      • Üyeler
    • Belgeler
      • Yönerge ve Diğer Belgeler
      • Faaliyet Raporları
      • Kılavuz ve Rehberler
      • Bildiri Kitapçıkları
      • Raporlar
  • Nöbetten Merhaba
  • Etkinliklerimiz
    • Kurslarımız
      • İleri USG Kursu
      • Temel USG Kursu
      • Kurs Planları
      • Uluslararası Kurslar
      • Geçmiş Kurslar
      • Yeni Başlayanlar İçin Acil USG
    • Sempozyum ve Kongreler
      • USG sempozyumu
    • Sosyal Etkinlikler
      • USG yarışması
  • Yazılarımız
    • Sürekli Yayınlar
      • Literatür Özetleri
      • Rehberler
      • Tüm Yazılarımız
    • Videolar
      • Ayın Videosu
      • Ayın Olgusu
      • Nöbetten Merhaba
  • Etkinlik Takvimi
  • İletişim
  • Üye Girişi
Cuma, 13 Haziran, 2025
Son Yazılar
7. TATD Kurs Günleri Kongresi
Türkiye Acil Tıp Kongresi (TATKON) ve 6. TATD Kurs Günleri Kongresi
İleri Düzey Uygulayıcılar İçin Yatak Başı Ultrasonografi Eğitimi
Akut Perfore Apandisit
Resüsitatif Transözofageal Ekokardiyografi
Temel Ultrasonografi Kursu 13 – 15 Aralık 2024, Ankara
SEEEDMC-2024 & The 10th National Conference of the Romanian Society for...
Temel Ultrason Kursu 14 – 15 Eylül 2024, Sakarya
Temel USG Kursu 7 – 8 Eylül 2024, Ordu
WINFOCUS USLS (Ultrasound Life Support) – Ultrason Yaşam Desteği KURSU, ISTANBUL
Ultrasonografi Çalışma Grubu
Ultrasonografi Çalışma Grubu
Aidat Ödemesi
  • TATDUS
    • Hakkımızda
      • Tarihçe
      • Vizyon ve Misyon
      • Amaç, Hedef ve Görevler
    • Kurullar
      • Yürütme Kurulu
      • Eğitmenler
      • İçerik Editörleri
      • Web Ekibi
      • Sosyal Medya Ekibi
      • Üyeler
    • Belgeler
      • Yönerge ve Diğer Belgeler
      • Faaliyet Raporları
      • Kılavuz ve Rehberler
      • Bildiri Kitapçıkları
      • Raporlar
  • Nöbetten Merhaba
  • Etkinliklerimiz
    • Kurslarımız
      • İleri USG Kursu
      • Temel USG Kursu
      • Kurs Planları
      • Uluslararası Kurslar
      • Geçmiş Kurslar
      • Yeni Başlayanlar İçin Acil USG
    • Sempozyum ve Kongreler
      • USG sempozyumu
    • Sosyal Etkinlikler
      • USG yarışması
  • Yazılarımız
    • Sürekli Yayınlar
      • Literatür Özetleri
      • Rehberler
      • Tüm Yazılarımız
    • Videolar
      • Ayın Videosu
      • Ayın Olgusu
      • Nöbetten Merhaba
  • Etkinlik Takvimi
  • İletişim
Copyright 2024 - All Right Reserved
RehberlerSürekli Yayınlar

FAST Uygulama Parametreleri

by Aslihan Yürüktümen Ünal 5 Mart 2017
written by Aslihan Yürüktümen Ünal

Amerika Tıpta Ultrason Enstitüsü (American Institute of Ultrasound in Medicine) ACEP desteğiyle 2014 yılında FAST için uygulama parametrelerini ortaya koymuştur.   Bu parametreler FAST uygulayıcılarına yardımcı olabilmek adına geliştirilmiştir.

FAST, özellikle künt travmadan sonra kanamaya yönelik gövdenin değerlendirilmesi için kanıtlanmış ve faydalı bir prosedürdür, ayrıca penetran yaralanmalarda da yararlı olabilir. Uygulamanın intraperitoneal serbest sıvının tanımlanmasında sensitif ve spesifik olduğu gösterilmiştir. Vurgulanması gereken noktalardan biri ise FAST’in bir görüntüleme tetkiki olduğu ve tıpkı abdominal asit hikayesi olan hastalarda olduğu gibi yanlış negatif sonuç verebileceğidir. FAST uygulamaya girmeden önce tanı koyulabilmesi için tanısal peritoneal lavaj ve eş zamanlı laparatomi gibi girişimsel yöntemler kullanılmaktaydı. Özellikle 1990’ların başında hızlı şekilde yaygınlaşmasından bu yana son 30 yıl içinde FAST; peritoneal boşluğun değerlendirilmesinin yanında göğüs travmalarında perikardiyal ve plevral kanamaların değerlendirilmesine de olanak sağlayacak şekilde gelişmiştir. Günümüzde travma hastasının etkin değerlendirilebilmesi için bazı kullanışlı sonografik pencereler FAST’e eklenmiştir. Göğüsün pnömotoraks açısından hızlı değerlendirilmesi ile Extended FAST (e-FAST) kavramı ortaya çıkmıştır. Yapılan çalışmalarda pnömotoraks görüntülenmesinde ultrasonun supin pozisyonda düz grafiye göre daha duyarlı olduğu ortaya konmuştur. Ayrıca, FAST’in solid organ hasarının değerlendirilmesinde ve çoklu ya da toplu yaralanma olaylarının triyajında yararlı olabileceğine dair kanıtlar da bulunmaktadır. Son olarak bazı klinisyenler IVK (inferor vena kava) değerlendirilmesini hastanın volüm durumunu ve sıvı ihtiyacının belirlemek amacıyla FAST’e dahil etmişlerdir.

Travmatik hastanın yönetiminde FAST’ı kullanarak her anormalliği veya yaralanmayı saptamak mümkün olmamasına rağmen, aşağıdaki parametrelere uyulması, ilk önce serbest sıvı, kanama, idrar ve safra gibi diğer anormal sıvıların tespit olasılığını en yükseğe çıkaracaktır. Extended FAST olası hemoperikardiyum, hemotoraks, pnömotoraks, solid organ hasarı ve retroperitoneal hasar için analiz sağlar. Ultrason cihazının taşınabilirliği, FAST işleminin hasta başında yapılmasına veya alanda değerlendirmeler de dahil olmak üzere kitle kazalarındaki birden fazla kişinin hızlı triyajına olanak sağlar. Artan teknoloji seviyesi ve görüntü kalitesi sayesinde akut yaralanmalı hastalarda FAST’in rolü giderek artmaktadır. Belirli bir kurum veya ortamda ultrason kullanımı, ekipmana ve uygun eğitim görmüş personele erişim temelinde ve düzenli bir kalite güvencesi programına tabi olmalıdır.

Endikasyonlar/Kontraendikasyonlar

FAST uygulama endikasyonları öncelikle periton, perikard ve plevral boşluklarda yaralanma düşündüren travmatik serbest sıvının değerlendirilmesidir(ACEP kılavuzu). Geleneksel FAST uygulaması pnömotoraksın değerlendirilmesi için genişletilmiştir (e-FAST). Kesin bir kontraendikasyou olmamakla birlikte hastada kati cerrahi müdahale endikasyonu olması değerlendirmenin rölatif kontraendikasyonu sayılabilir. Ancak acil laparatomi için ameliyathaneye alınacak hastanın perikardiyal tamponant veya pnömotoraks açısından değerlendirilmesi için  FAST uygulanabilir. 

FAST uygulamasının sınırlamaları arasında çocuk hasta, mezenterik, diafragmatik içi boş organ yaralanması olan hastalarda serbest sıvının tespit edilmesindeki zorluk ve izole peritoneal kesici delici alet yaralanması bulunur. Ayrıca bazen yaralanma görülse dahi FAST ile retroperitoneal kanamaların değerlendirilmesi güçtür. Batın içi travmatik serbest sıvı yanlış pozitif değerlendirme nedenleri arasında over kist rüptürü gibi fizyolojik sebeplerin yanında karın ve pelvisin inflamatuvar sebepleri veya asit gibi patolojik nedenler de bulunur. Ventriküloperitoneal şantlı hastalarda, peritoneal diyalize giren hastalarda ve peritoneal lavajdan sonraki hastalarda, intraperitoneal olarak bulunan serbest sıvı tespit edilebileceği akılda bulundurulmalıdır. Ciddi polikistik hastalığı olan hastalada sıvının değerlendirilebilmesi güçleşir. Bağırsak gazı, obezite, subkutan amfizem, hasta pozisyonu, yaralanmanın derecesi ve kanama miktarı, yakın dönem cerrahi işleme bağlı yapışıklıklar ve travmatik yaralanmaya bağlı ağrılı ve hırçın hasta grubunda sonografik tekniğe bağlı kısıtlılıklar gelişir.  FAST’in ana sınırlaması, kullanıcının klinik kullanımında bilgili olması ve tüm yaralanmaları hariç tutmadığının farkında olmasıdır.

Perikardiyal görüntülemede hemperikardiyum tanı kısıtlamaları perikardiyal yağ dokusu, kistler ve önceden mevcut olan perikardiyal sıvıdır. Plevral değerlendirmede hemotoraks kısıtlamalar ise önceden var olan perikardiyal veya peritoneal sıvının plevral boşluğu geçmesi ile olur.

Pnömotoraks tanı kısıtlamaları ise ana kök bronş entübasyonu, akciğer nabzının  (akciğer çevresindeki pariyetal plevranın ince pulmoner kardiyak pulsasyonu) kardiyak indüklenen hareket olarak tanımlanmış olması, plörodez sonrası hastalar ve ağır kronik obstrüktif akciğer hastalığı veya diğer akciğer patolojisi olan hastalarda plevral kayma hareketinin yeterince değerlendirilememesidir. Her ne kadar pnömotoraks tansında sensitivitesi yüksek de olsa lokalize veya apikal pnömotoraks odaklanmış torasik ultrasonografi dahi tespit edilemeyebilir.

Bireysel Değerlendirmeye İlişkin Özellikler

FAST’ın abdominal değerlendirmesinde peritoneal boşluktaki serbest sıvının tespiti bulunmaktadır. Pelvisi de içine alacak şekilde abdominal dört kadran değerlendirilir. Pelvisteki serbest sıvıyı gösterme kabiliyeti, sıvı dolu bir mesanenin varlığı tarafından desteklenmektedir. Tüm sonografik değerlendirmelerde olduğu üzere ortogonal görüntüler (transvers, longitudinal ve koronal düzlemler) herhangi bir tek düzlemde görülen patolojinin aydınlatılmasında yardımcıdır. Her bir düzlemde yapılacak süpürme hareketi ile tüm ilgili alanlar taranmalıdır.  Dönüştürücü açısı ve konumundaki ufak değişiklikler belirli bir alanın analizini iyileştirmeye yardımcı olabilir. Görüntüler, değerlendirilen alanlarda serbest sıvıyı belirtmek için anterior, koronal veya diğer yaklaşımlarla elde edilebilir.

Çoğu görüntüleme ve ultrason muayenesinde olduğu gibi, teknikler zamanla, klinik ve görüntüleme deneyiminde artış ile gelişir. Birincil olarak FAST kalbin subksifoid pencereden perikardiyal sıvı açısından değerlendirilmesini içerir. Perikardiyal sıvı varlığında tomponat varlığının dışlanması için diğer kardiyak görüntüler alınmalıdır. Subksifoid görüntü transdüserin üst abdomende sol omuzu görecek şekilde yerleştirilmesi ile karaciğerin akustik penceresi kullanılarak elde edilir. Alternatif kardiyak pencereler, belirli bir hastada yeterli subksifoid bir görünüm elde edilemiyorsa gerekli olabilir. Her ne kadar apikal 4 boşluk veya subkostal görüntüler kullanılabilirse de bir sonraki kullanılacak görüntü parasternal uzun akstır.

Plevral effüzyon üst abdomen orta kesimde transvers planda görülebilir. Ekojenik diyaframın üstünde posterior alanda yerleşim gösterir. Perikardiyumun (inferior) sıvı için değerlendirildiği görüntünün aynısıdır. Alternatif olarak koronal düzlemde sağ ve sol üst kadranın hastanın başına doğru açılandırarak taranması ile ekojenik diyafram ve plevral boşluk değerlendirilebilir.

Pnömotoraks supin pozisyonundaki hastanın göğüs ön duvarı 2. ve 3. İnterkostal aralıktan longitudinal düzlemde değerlendirilir. Normal akciğer yapısında reverberasyon artefaktı ve plevral kayma hareketi görülür. M- Mode görüntüleme de pnömotoraksın değerlendirilmesinde kullanılabilir.

FAST için birincil sonografik pencereler şunlardır:

  1. Sağ Üst Kadran Penceresi (Perihepatik, Morrison Poşu, Sağ Flank Penceresi): Karaciğerin ve serbest sıvı açısından hepatorenal boşluğun (Morrison poşu) değerlendirilmesine olanak sağlar. Bu bölgede birikebilecek olan serbest sıvıyı tanımlamak için karaciğerin kubbesi ile diyafram arasındaki alan dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir. Kaudal prob hareketi, sağ böbreğin alt kutbunun yanı sıra, serbest sıvı değerlendirmesi için doğru parakolik oluğu görüntülemeye izin verir.
  2. Sol Üst Kadran Penceresi (Perisplenik, Sol Flank Penceresi): Dalak, dalak üzeri perisplenik boşluk, diyafram altı ve perisplenik alan değerlendirilir. Sefal tarama, sol plevral alanın, kaudal tarama, sol böbreklerin alt kutbunu ve sol parakolik oluğun değerlendirilmesini sağlar.
  3. Pelvik Pencere (Retrovezikal, Retrouterin, Douglas Poşu): Serbest sıvı için peritondaki en bağımlı alanın değerlendirilmesini sağlar. Dolu mesane (foley sonda ile doldurulmuş veya klemplenmiş foley sonda yardımıyla) pelvik sıvının değerlendirilmesinde yardımcı olur. Serbest sıvı genellikle mesane ve uterusun posterior veya superior kısmında görülür. Mesane hem sagital hem de transvers planda taranmalıdır.
  4. Perikardiyal Pencere (Subkostal, Subksifoid Pencere): Kalbin sağının değerlendirilebilmesi için karaciğerin sol lobu akustik pencere olarak kullanılır. Hem sagital hem de transvers 4 odacıklı planlar kullanılabilir. Perikardın potansiyel alanı anterior veya posterior bölgelerde herhangi bir serbest sıvı varlığı açısından analiz edilir. Bu pencere posterior veya inferior olarak hafif açılama ve normal solunum değişkenliği de dahil IVC ve hepatik venlerin görüntülenmesine izin verir. hastanın yanlarına doğru orta hattan hafif ayrılmış orta hat görüntülemesi IVC değerlendirilmesine izin verir.
  5. Anterior Torasik Pencere: Plevra normalde birbirine yaklaşır ve birbiri üzerinde kolayca kayar. Kayma hareketinin yokluğu veya plevranın potansiyel ayrışmasına neden olan pnömotoraks varlığı tipik olarak ikinci veya üçüncü interkostal boşluktan daha yüksek frekansa sahip transdüser aracılığıyla görüntülenebilir. Diğer interkostal boşluklar akciğerin değerlendirilmesinde kullanılabilir. Akciğer noktası pnömotoraksın hemen yanında akciğerin parietal plevraya yapıştığı bölgeyi temsil eder. Bir akciğer noktasının tanımlanması, pnömotoraksın tanısı için oldukça spesifiktir ve zaman izin verdikçe taranmalıdır.

Ek olarak bakılabilecek alanlar şunlardır:

  1. Sağ ve Sol Parakolik Oluk Penceresi: Peritoneal pencereler yoluyla longıtidunal ve transvers görüntüler, aynı taraf böbrek seviyesinin altında ve aynı taraftaki iliyak krestin yanında, bağırsak çevresindeki serbest sıvıyı ortaya çıkarabilir. Bu pencereler, sıvı dolu mesane veya katı bir organ gibi bir akustik pencere olmaması nedeniyle sınırlı bir kullanıma sahip olabilir. Bağırsak gazları görüşü sınırlandırabilir. Daha büyük miktarda sıvı varlığı görüntünün açılmasında yardımcı olabilir. Görüntüler koronal düzlemde veya anterior yaklaşımdan elde edilebilir.
  2. Plevral Boşluk Penceresi: Her iki plevral boşluk, ipsilateral flank boyunca açılandırma ve sefale yönlendirme hareketi ile araştırılabilir. Plevra boşluğundaki anormal sıvı koleksiyonları ekojenik diyaframın üzerinde bir anekoik koleksiyon olarak görüntülenir. Ayrıca hemorajik, proteinöz veya enfeksiyöz sıvılar daha ekojenik ve kompleks görülür. Hastanın dik duruşu veya ters trendelenburg pozisyonunda olması olası plevral sıvının görüntülenmesini kolaylaştırır.
  3. Parasternal Pencere: Parasternal görüntüleme ile kalbin uzun ve kısa aksları değerlendirilebilir. Bu pencere hastada subkostal görüntünün uygun şekilde elde edilemediği durumlarda kullanılır.
  4. Apikal Pencere: apikal görünüm zor hastada perikardiyal sıvının değerlendirilmesinde kullanılır. Görüntü meme başı seviyesinde sol 5. interkostal alana yerleştirilen transdüserin hastanın omurgasına veya sağ omzuna yönlendirilmesi açılır.

Destek Görüntüler:

  1. İnferior Vena Kava Penceresi: IVC’nin birden fazla görünümü, subksifoid veya lateral yaklaşım kullanarak erişilebilir. Lateral yaklaşım karaciğerin akustik bir pencere olarak kullanılmasını sağlar. IVC değerlendirmesinin birincil amacı intravasküler hacim durumunun değerlendirilmesine yardımcı olmaktır. IVC değerlendirmesi, spektrumun aşırı uçlarındaki hastalarda özellikle yararlıdır: ya hipovolemik (örn., Masif kanamaya sekonder) ya da aşırı sıvı  yüklenmiş hasta. IVC değerlendirmesinin, hacim resüsitasyonu veya kan ürünlerinin transfüzyonunu gerektiren hastalarda sıvı duyarlılığını ölçmede kullanışlı olduğu gösterilmiştir.

FAST uygulamasında diğer hususlar

Trendelenburg veya oturur pozisyon olası anormal sıvı birikimin görüntülenmesinde ultrasonun sensitivitesini arttırır.

FAST uygulaması hastada rutin olarak ya da klinik dekompansasyonun bir sonucu olarak hastanın durumunun yeniden değerlendirilmesi için tekrarlanabilir.

Akut hemoraji anekoik sıvı koleksiyonu olarak görülür. Ancak genellikle hızlı bir şekilde sıvı koleksiyonları kompleks bir hal alıp hipoekoik veya etrafını çevreleye izoekoik bir yapı halini alabilir.

Bir uyarı olarak, travma hastasında sonografik değerlendirmenin hastanın o anki klinik durumunu gösterdiği unutulmamalıdır. İyi performans gösteren bir ultrason muayenesinin saptanabilir eşiğin altındaki yaralanma veya sıvı toplanması olasılığını asla ortadan kaldırmadığı unutulmamalıdır.

http://www.aium.org/resources/guidelines/fast.pdf

5 Mart 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Literatür ÖzetleriSürekli Yayınlar

Acil Servise Cilt ve Yumuşak Doku Enfeksiyonu ile Başvuran Hastalarda Mevcut Standart Bakıma Kıyasla Abse Tanısı Konmasında Odaklanmış Ultrasonografi’nin Başarısı Ne Kadar? Sistematik Derleme ve Meta-Analiz

by Aslihan Yürüktümen Ünal 20 Şubat 2017
written by Aslihan Yürüktümen Ünal

Cilt ve yumuşak doku enfeksiyonları (YDE), acil servislerde sık karşılaşılan bir durumdur. Acil hekimlerinin tedavi yönetimi açısından en sık birbirinden ayırması gereken iki antite apse ve selülittir. Çoğunlukla inspeksiyon ve palpasyonla apse tanısı konabilirken, bazen selülit ve apselerin klinik olarak değişen derecelerde birliktelik göstermesi ile tanı koymak zorlaşabilir. Bu durum, fizik muayenenin bazen yanıltıcı olabildiği özellikle pediatrik popülasyonda çok daha karmaşık hale gelebilmektedir. Selülit sistemik antibiyotik uygulaması ile; apse ise, ‘apse eşittir drenaj artı antibiyotik’ mottosu ile tedavi edildiğinden gereksiz girişimsel işlemlerin ve dolayısıyla da malpraktis davalarının azaltılması açısından bu ikisinin ayrımını yapmak önemlidir. 10.1136/bmjopen-2016-013688

Çalışmanın;

  • primer amacı, cilt ve YDE bulgularıyla acil servise başvuran hastalarda apse tanısının konmasında odaklanmış ultrasonografinin (USG) isabet oranının belirlenmesi iken,
  • sekonder amaç olarak bu oranın pediatrik alt grupta ne kadar olduğunun incelenmesi olarak belirlenmiş.

Bu amaçla acil kliniklerinde yapılan, erişkin ve pediatrik acil servis hastalarının incelendiği prospektif çalışmalar sistematik olarak değerlendirilmiş. Biraz detaylandırırsak; yazarlar, PubMed, EMBASE, MEDLINE ve Cochrane sistematik derleme veri tabanlarından, 1946-2015 yılları arasında yapılan, tanımlanmış bir odaklanmış USG protokolünün uygulandığı, cilt ve YDE (apse veya selülit) incelendiği, prospektif kohort ve vaka kontrol çalışmalarını sistematik olarak derlemişler. İndeks test olarak acil servise YDE bulgularıyla başvuran hastalarda apse tanısının konmasında odaklanmış USG’nin kullanımı araştırılmış. Bu çalışmaları derlemeye dahil ederken kombine referans standardı olarak: (1) pürülan akıntılı, insizyon ve drenaj yapılan vakalar, (2) radyolog tarafından apse veya selülit olarak yorumlanan BT görüntülerinin yer aldığı veya (3) klinik takip ile tanının konduğu çalışmalar dikkate alınmış. Ultrasonografinin kullanım şekli ile ilgili herhangi bir kısıtlama yapılmamış. Olgu sunumları, retrospektif çalışmalar ve farklı tipteki vaka-kontrol çalışmaları derleme dışı bırakılmış.

Derleme, Cochrane Handbook ve PRISMA kılavuzlarına göre yapılmış. QUADAS-2 kriterlerine göre metodolojik kalitesi olan tüm ilişkili, potansiyel atıflar iki bağımsız derleyici tarafından tespit edilmiş ve derlemeye dahil edilmiş. Pediatrik vakaların yer aldığı çalışmalardan da bir alt grup oluşturulmuş. Bu alt grupta, cilt ve YDE yönetiminin pediatrik popülasyon üzerindeki etkileri ve farklılıkları post hoc olarak araştırılmış.

Burada QUDAS kriterlerinden de bahsedersek; bu kriterler, primer tanısal isabet çalışmalarının sistematik derlemelerinde kullanılan, testin uygulanabilirliğinin ve ön yargı (bias) riskinin değerlendirildiği bir test niteliğinde. İki bin üç yılında York ve Amsterdam üniversitelerinin iş birliği ile oluşturulduktan sonra, ilk olarak Cochrane Collaboration tarafından sistematik derlemelerde kullanılmaya başlanan QUADAS kriterleri daha sonra NICE ve AHQR tarafından da önerilmiş. 2010 yılında ise güncellenerek QUADAS-2 kriterleri oluşturulmuş.

QUADAS-2, dört ana maddeden oluşmakta;

  1. Hasta seçimi, vaka-kontrol şeklinde dizayn edilen, ardışık olmayan dahil edilmelerin olduğu veya uygun olmayan dışlama kriterlerinin yer aldığı çalışmalarda bias riski yüksek olacaktır,
  2. İndeks test, insizyon ve drenajın sonuçları ultrasonografi ile birleştirilmediğinde bias riski yüksek olacaktır,
  3. Referans standartları, referans standartları hedef durumu yanlış sınıflandırıyor veya odaklanmış ultrasonografi bilgisi ile yorumlanıyorsa bias riski yüksek olacaktır ve
  4. Akış ve zamanlama, eğer tüm hastalar aynı odaklanmış USG protokolüne tabi tutulmamışsa (indeks test), aynı referans standartları ile değerlendirilmemişse veya hastaların bir kısmı çalışmaya dahil edilmişse bias riski yüksek olacaktır.

Toplanan 3028 makaleden, QUADAS-2 kriterlerine iyi ila mükemmel düzeyde uyum gösteren 8 adet makale derlemede yer almış. Üçü erişkin (1) (2) (3), beşi (4) (5) (6) (7) (8) pediatrik popülasyonu konu alan bu çalışmalarda toplamda 747 hasta incelenmiş. Bir çalışmanın (4)  haricinde tüm çalışmalar ABD’deki acil servislerde yapılmış. Veri toplama işini yapan iki bağımsız derleyici arasında ise 0.80 gibi ‘önemli derecede uyuşma’ durumunu gösteren bir Cohen’in kappa (κ) değeri elde edilmiş.

İncelenen çalışmalar içerisinde, duyarlılık değeri %65-%100, özgüllük değeri ise %30-%100 arasında iken, kombine test karakteristikleri olarak, acil servislere cilt ve YDE bulguları ile başvuran hastalarda apse tanısının konmasında odaklanmış USG’nin duyarlılığı %96,2 (%95 CI %91,1-%98,4), özgüllüğü %82,9 (%95 CI %60,4-%93,9), pozitif LR 5.63 (%95 CI 2.2-14.6) ve negatif LR 0.05 (%95 CI 0.01-0.11) olarak belirlenmiş.

Pediatrik alt grupta kombine test karakteristikleri; duyarlılık %93,9 (%95 CI %84,8-%97,7), özgüllük %82,9 (%95 CI %34,2-%97,9), pozitif LR 5.5 (%95 CI 0.9-33.9) ve negatif LR 0,07 (%95 CI 0,03-0,15) olarak bulunmuş. Bu hasta grubunda, tedavi yönetimi açısından %14 ila %27 oranında değişiklik olmuş. Fizik muayene sonucu drenaj planlaması yapılan hastaların %12 ila %20’sinde odaklanmış USG ile inceleme sonrası drenajdan vazgeçilmiş. Tersine, fizik muayene ile drenaj ihtiyacı olmadığı düşünülen hastaların %13 ila %18’inde odaklanmış USG sonrası drenaj yapılmış.

Bahsi geçen oranlar erişkin yaş grubunda daha yüksek olarak saptanmış. Drenaj planlanıp odaklanmış USG sonrası gerek görülmeyen hasta oranı %12-%36 olurken, planlanmamış drenaj yapılan hastaların oranı %23-%40 arası olarak tespit edilmiş.

Odaklanmış USG sonrası tüm hastalardaki tedavi yönetim değişikliği oranı %17-%56 oranında olmuş ki bu da neredeyse hastaların yarısı anlamına geliyor. Yazarlar bu durumun fizik muayenenin apseyi tespit etmede ne duyarlı ne de özgül olduğu anlamına geldiğini öne sürüyorlar. Buna ek olarak da odaklanmış USG’ nin hem erişkin hem de pediatrik popülasyonda apse tanısını koymada fizik muayeneden daha üstün olduğunu gösterdiklerini belirtiyorlar.

Çalışmanın güçlü yönleri ele alındığında, sistematik derleme metodolojisine sadık kalınması, standardize edilmiş ve doğrulanmış veri toplama yöntemlerinin kullanılmasıyla bias riskinin azaltılmaya, değerlendiriciler arası güvenirliliğin (inter-rater reliability) artırılmaya çalışılması öne çıkmakta. Bununla birlikte, fizik muayene, kan tetkikleri ve iğne aspirasyonu gibi girişimsel işlemleri çoğunlukla tolere edemeyen pediatrik popülasyonun da bu derlemede alt grup olarak değerlendirilmesi çalışmanın olumlu yönlerinden. Fakat, bu kadar sıkı sistematik derleme metodunun izlenmesi de veri toplanması aşamasında çalışmaya dahil edilen 3028 makaleden sadece sekizinin derlemeye alınmasıyla nispeten daha küçük bir örneklem büyüklüğünü değerlendirmiş oluyor. Bu durum da bias oranı ile ilgili soruları akla getiriyor. Ek olarak, derleme içindeki sadece bir çalışmada (4) duyarlılık ve özgüllük ile ilgili veriler paylaşılıyor. Yazarlar tarafından da derlemede belirtildiği üzere bazı hastalarda YDE ilk önce selülit şeklinde başlayıp apse gelişebilmekte. Bu yüzden derlemeye dahil edilen çalışmalardaki hastaların acil servislere enfeksiyonun hangi döneminde başvurdukları da sonuçların doğruluğu açısından hayati önem taşıyor.

Kaynakça

1. ABSCESS: applied bedside sonography for convenient evaluation of superficial soft tissue infections. Squire BT, Fox JC, Anderson C. Acad Emerg Med, 2005, Cilt 12, s. 601-6.

2. The effect of soft-tissue ultrasound on the management of cellulitis in the emergency department. Tayal VS, Hasan N, Norton JH et al. Acad Emerg Med, 2006, Cilt 13, s. 384-8.

3. Bedside ultrasound performed by novices for the detection of abscess in ED patients with soft tissue infections. Berger T, Garrido F, Green J et al. Am J Emerg Med, 2012, Cilt 30, s. 1569-1573.

4. Ultrasonography in the evaluation of neck abscesses in children. Quraishi MS, O’Halpin DR, Blavney AW. Clin Otolaryngol, 1997, Cilt 22, s. 30-3.

5. Effect of bedside ultrasound on management of paediatric soft tissue infection. Sivitz AB, Lam SHF, Ramirez-Schrempp D et al. J Emerg Med, 2010, Cilt 39, s. 637-643.

6. The effect of bedside ultrasound on diagnosis and management of soft tissue infections in a paediatric ED. Iverson K, Haritos D, Thomas R et al. Am J Emerg Med, 2012, Cilt 30, s. 1347-1351.

7. Emergency ultrasound-assisted examination of skin and soft tissue infections in the paediatric emergency department. Marin JR, Dean AJ, Bilker WB et al. Acad Emerg Med, 2013, Cilt 20, s. 545-553.

8. Point-of-care ultrasonography for the diagnosis of paediatric soft tissue infeciton. Adams CM, Neuman MI, Levy JA. J Pediatr, 2016, Cilt 169, s. 122-7.

20 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın Videosu

Genişletilmiş Acil Travma Ultrasonografisi / Pnömotoraks

by Aslihan Yürüktümen Ünal 20 Şubat 2017
written by Aslihan Yürüktümen Ünal

E-Fast – pnömotoraks videosu

20 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın OlgusuSürekli Yayınlar

Ultrason ile Distal Radius Fraktürü ve Redüksiyonu

by Mehmet Alp Akın 17 Şubat 2017
written by Mehmet Alp Akın

Dr. Özge Can

17 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın OlgusuSürekli Yayınlar

SAĞ ÜST KADRAN AĞRISINA ACİL ULTRASONOGRAFİK YAKLAŞIM; VAKA 1

by Mehmet Alp Akın 14 Şubat 2017
written by Mehmet Alp Akın

Kolanjit- Dr. Adnan Yamanoğlu

14 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
RehberlerSürekli Yayınlar

Ayırt edilmemiş hipotansiyon ve kardiyak arrestte Sonografi (SHoC)

by Mehmet Alp Akın 6 Şubat 2017
written by Mehmet Alp Akın

Uluslararası Acil Tıp Federasyonu (IFEM) Konsensüs Bildirimi: Ayırt edilmemiş hipotansiyon ve kardiyak arrestte Sonografi (SHoC) 

Ayırt edilmemiş hipotansiyon ve kardiyak arrest sırasında bakım noktası ultrasonunun kullanımı konusunda uluslararası bir konsensus

Acil Tıp ve kritik bakımda PoCUS üzerinde uzman uluslararası tanınmış liderler tarafından oluşturulan bir panel ile Bakım Noktasında Ultrasonografi (PoCUS) kullanımı, IFEM Ultrasonografi çalışma grubu tarafından ayırt edilmemiş hipotansiyon ve kardiyak arrest esnasında başlangıç yönetimsel araç olarak bildirilerek, muhtemel etiyoloji saptamaya ve resüsitasyonu yönlendirmeye yönelik uluslararası alanda yaygın bir şekilde uygulanabilir olacak şekilde tasarlanmış. Aynı zamanda protokolün amacı devam eden resüsitayondaki kesilmeyi de minimale indirmeyi amaçlamış. Protokol; hastalık insidanslarına, önceden yayımlanmış protokollere (bkz.) ve tıbbi literatüre dayalı uzman görüş birliğiyle hiyerarşik bir model olarak geliştirilmiş ve 4F olarak tanımlanan pratik bir kontrol listesi yapılmış.

4F: Fluid (sıvı), Form (yapı), Function (fonksiyon), Filling (doluluk).

Protokol, önerilerini ayırt edilememiş hipotansiyon ve kardiyak arrest esnasında her iki durum için de;

  • Çekirdek (Core),
  • Tamamlayıcı (Suplementary) ve
  • Ek (Additional) öneriler olacak şekilde üç düzeyde belirlemiş.

Çekirdek öneriler rutin olarak tüm hastalara, tamamlayıcı öneriler hastanın devam eden kritik bakım sürecini etkilemeyecek ise tüm hastalara ve ek öneriler ise spesifik klinik durumları işaret eden hasta gruplarında önerilmiş.

Hipotansiyonda 4F bulgularına göre değerlendirmede; kardiyak görüntülemede sıvı-perikardiyal efüzyon var mı?, yapı-kalp büyüklüğü küçük/normal/büyük ve sol ventrikül sağ ventrikülden büyük mü?, fonksiyon-kontraktilite var mı ve kapaklar açılıyor mu?, inferior vena kava ve akciğer görüntülemesinde doluluk-IVC dilate/kollapse, B çizgileri var mı ve plevral sıvı var mı? sorularının yanıtlarına bakılması önerilmiş.

Kardiyak arrestte ise çekirdek öneriler sadece kardiyak görüntüleme ile sınırlanmış ve sadece kompresyona ara verilen ritim kontrolü esnasında bakılması önerilmiş. Değerlendirme bir takım çalışması olarak tanımlamış, en kısa sürede ultrason cihazının hastanın yanına alınması, kompresyona verilen aralarda görüntülerin alınması, kompresyon esnasında görüntülerin incelenmesi şeklinde uygulanarak kompresyona ara vermeksizin değerlendirme yapmayı önermiş. Akciğer ve IVC değerlendirmesi tamamlayıcı öneriler içerisine alınmış.

Protokolün sloganı tek beden herkese uyar “one size fits all”

Kaynak

Atkinson P et al. International Federation for Emergency Medicine Consensus Statement: Sonography in hypotension and cardiac arrest (SHoC): An international consensus on the use of point of care ultrasound for undifferentiated hypotension and during cardiac arrest. CJEM 2016:1-12. (Pubmed)

6 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın OlgusuSürekli Yayınlar

Hipotansif Hastaya Yaklaşımda Yatakbaşı Ultrasonografi

by Özgür Dikme 1 Şubat 2017
written by Özgür Dikme

Hazırlayan: Dr. Özgür DİKME
Moderasyon: Dr. Adnan YAMANOĞLU

1 Şubat 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın OlgusuSürekli Yayınlar

Akut Böbrek Yetmezliği Etyolojisinde Üriner Sistem Ultrasonu-Vaka Sunumu

by Mehmet Alp Akın 20 Ocak 2017
written by Mehmet Alp Akın

Dr. Adnan Yamanoğlu – Postrenal ABY – Üriner sistem ultrasonu

20 Ocak 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
RehberlerSürekli Yayınlar

ACEP Acil Ultrasonografi Kılavuzu 2016’dan Notlar

by Mehmet Ali Aslaner 8 Ocak 2017
written by Mehmet Ali Aslaner

Ultrasonografi Kılavuzu: Acil, Yatak Başı ve Klinik Ultrasonografi Kılavuzu – Özet

1.Giriş

2008 yılındaki son güncellemeden sonra, ultrason (US) hızla genişlemiş ve klinik hastanın acil değerlendirmesinde standart haline gelmiştir. Acil servis hekimleri yatak başı, klinik US kullanımında dünya genelinde liderlik rolünü üstlenmişlerdir. US, tıp eğitiminin tüm başmaklarına yayılmıştır, bunlar arasında tıp eğitim müfredatı, asistan ve uzmanlık sonrası eğitimler ve diğer kullanıcılar, hemşireler, hasta öncesi kullanıcılar sayılabilir.

2.Uygulama Kapsamı

Acil ultrason (AUS), akut ve kronik medikal durumlarda US’nun yatak başı olarak kullanılmasıdır. AUS farklı klinik kategorilere ayırılabilir;

  • Resüsitatif: Akut resüsitasyon ile direk ilişkili US kullanımı
  • Diagnostik: Acil tanısal görüntülemede US kullanımı
  • Semptom veya bulguya dayalı: Hastanın bulgu ve semptomlarına dayalı klinik uygulamada US kullanımı
  • Girişimsel kılavuzluk: Bir prosedüre kılavuzluk etmede yardımcı US kullanımı
  • Terapötik ve izlem: Terapötik veya fizyolojik izlemde US kullanımı

 Bu geniş işlevsel kullanım kategorileri dahilinde, 12 çekirdek US uygulaması tanımlanmıştır; travma, gebelik, kardiyak/hemodinamik değerlendirme, abdominal aorta, havayolu/torasik, biliyer, üriner sistem, derin ven trombozu, kas iskelet, göz, bağırsak ve girişimsel kılavuzluk. (Fig. 1)

3.Eğitim ve Yeterlik

US yetkinliğinin ACEP tanımı, ilk olarak klinisyenin AUS muayenesinde endikasyonları ve kontrendikasyonları bilmesi ile başlar. Sonrasında klinisyen yeterli görüntü alabilmelidir. Bu durum US sistemini doğru şekilde uygulayabilme becerileri ve temel US fiziğini anlayabilme ile ilişkilidir. Son olarak, klinisyen AUS bulgularını hasta yönetimine ve tedavisine entegre edebilmelidir. En son olarak, etkili entegrasyon her bir muayenenin doğruluğunun bilgisi yanı sıra uygun dokümantasyon, kalite güvencesi ve AUS geri ödemesini içerir.

Serbest açık erişimli medikal eğitim (FOAM) videoları ve anlatılan dersler, AUS sınıfları yaratmada fırsat sağlamıştır. Bununla birlikte AUS üyeleri FOAM yönetiminde yeni etkin bir rol oynamalıdırlar.

Simülasyon ise, hem AUS eğitim metodunda hem de değerlendirme ölçümünde önemli bir rol oynamaktadır. Çalışmalar, simülasyonun görüntü elde etme, yorumlama ve uygulayıcı güveninin hasta başı pratikler kadar etkin olduğunu göstermiştir.

Öğrenciler, belirli bir uygulamada 25-50 kalite kontrollü muayeneyi bitirmelidirler. Yine öğrenciler, uygulamaların sayısına bağlı olarak toplamda 150-300 AUS muayenesini tamamlamalıdırlar. Örneğin akademik bir acilde, altıdan fazla uygulama yapan, asistanın toplamda 150’den fazla muayene yapması gerekir.

AUS eğitimi için önerilen 2 yol vardır;

  • Asistanlık sürecinde alınan US eğitimi. Artık US asistanlık eğitiminde çekirdek eğitim olarak görülmektedir.
  • Uzmanlık sürecinde alınan US eğitimi. Asistanlık döneminde bu eğitimi alamayanlar için verilen kurslar.

Fellow/yan dal eğitimi; ileri ilkeler, teknikler, uygulamalar ve yorumlayıcı bulguların uygulaması ve gelişmesi için eşsiz, odaklanmış ve rehberlik edici bir fırsat sağlar. (Ülkemizde bulunmamaktadır)

4.Akreditasyon ve Yetki

Şeffaf, yüksek kaliteli, doğrulanabilir ve verimli bir akreditasyon sisteminin uygulanması, acil US programının ayrılmaz bir bileşenidir. Departmanlar/bölümler, akreditasyon ve yetki süreci için spesifik kılavuzları takip etmelidir.

Acil serviste klinik yetkilerin sağlanması, yetkilerin aranacağı bölüm ve kurumun kural ve yönetmeliklerine tabidir. Acil hekimlerin klinik ultrason yetkilerinin değerlendirilmesinden acil servis yöneticisi veya tıbbi direktör veya onun atadığı kişi sorumludur.

5.Kalite ve US Yönetimi

Kaliteyi sağlamak, eğitimi kolaylaştırmak ve güvenilirlik yollarını karşılamak için acil ultrasonografi kalite kontrolü (QA) ve iyileştirme programı için bir plan hazırlanmalıdır. Böyle bir programın yönleri aşağıda listelenmiştir.

Acil US Yöneticisi; acil yöneticisi, başkanı veya gruptan acil US programı için idari denetim verilen sertifikalı acil hekimi olmalıdır.

Ultrason dokümantasyonu; diğer uzmanlıklar içinde acil US, formal US’den farklıdır çünkü acil hekimi ultrasonu hem uygular hem de yorumlar. Acil US dokümantasyonu; odaklanmış, amaca uygun ve klinik bakım ile eş zamanlı olan muayeneyi yansıtmaktadır. Bu dokümantasyon, ilgili bulguların varlığını veya yokluğunu yansıtan ilk ve kısa bir durumda olabilir.

Kalite geliştirme (QI) sistemleri, herhangi bir US programının vazgeçilmez bir parçasıdır. QI sürecinin amacı, teknik yeterlilik için görüntüleri, klinik doğruluk için yorumlamaları değerlendirmek ve hekim performansını iyileştirmek için geri bildirim sağlamaktır.

6.Değer ve Geri Ödeme

Klinik US’nin değeri, klinisyenin masraflı görüntülemeyi, invaziv tedavileri, gereksiz konsültasyonları önlediği zaman en üst düzeye çıkar. Klinik US hastanın sağlığına çeşitli şekillerde katkıda bulunur,

  • İşlemler sırasında tıbbi hataları azaltarak hasta güvenliğini arttırma
  • Hasta memnuniyetinin arttırılması
  • Bölüm kaynak kullanımını iyileştirme
  • Masraflı veya invaziv prosedürlerin ortadan kaldırılması
  • İyileştirilmiş klinik karar verme

Ultrason için yapılan geri ödemeler, bazıları hekimlere, bazıları da hastane kuruluşlarına gidecek olan sağlık sistemi içerisindeki yapılan hesaplamalardır.

7.Sağlık Hizmetlerinde Klinik US Liderliği

Acil hekimleri doğası gereği geniş bir klinik uygulama yelpazesine sahiptir ve esas itibariyle tüm uzmanlık alanlarıyla etkileşime girerler ve bu nedenle bu rolü oynamak için benzersiz bir konuma sahiptirler. Özellikle sağlık ve hastane sistemleri;

  • Klinik, hasta başı ultrasonografiyi, formal görüntülemeden ayrı değerlendirir,
  • Kurumsal klinik ultrason programlarının tasarımı için kılavuzları kullanır,
  • Klinik, hasta başı ultrasonografide sistem liderliği için deneyimli acil hekimi ultrason liderlerini güçlü bir şekilde düşünür.

8.Gelecek Konular

Kablosuz dönüştürücüler, avuç içi sistemler ve akıllı cihazlarla bağlı uygulama tabanlı görüntülemeler şuan gerçekler. Bu iyileştirmeler, artan taşınabilirlik ve göreli uygun fiyattan dolayı ultrasonun yeni klinik durumlara açılmasını sağlayan, yeni ve heyecan verici ultrason teknolojilerini temsil ediyor.

Telesonografi hızla gelişen bir model olup, konsültasyon ve tedavi önerileri elde etmek için uzak konumlardan ultrason görüntüleri ve video aktarımı yapılmasını sağlamaktadır.

Klinik ultrasonun otomasyonu bir başka gelişmekte olan alandır. Bazı şirketler, akciğer ultrasonunda B-çizgisi algılaması ve ekokardiyografik parametre değerlendirmesi gibi otomatik tanı protokolleri oluşturma planlarını açıkladılar.

Acil, klinik ve hasta başı US’da gelişmiş kullanıcılar; eğitim veren, araştırma yapan ve ileri klinik uygulamalara sahip bir yan dal eğitimi geliştirdiler.

9.Sonuç

  1. Acil hekimleri tarafından uygulanan, yorumlanan ve klinik pratiğe entegre edilen acil yatak başı ultrasonografi (US), acil tıp uygulamalarında temel bir beceridir.
  2. Acil US uygulama kapsamı; resüsitasyon, tanısal, semptom veya bulgulara dayalı, girişimsel kılavuzluk ve izlem/terapötik olarak kategorilere ayırılabilir. Burada çeşitli acil US çekirdek uygulamaları yer bulmaktadır; travma, gebelik, abdominal aorta, kardiyak/hemodinamik değerlendirme, biliyer, üriner yollar, derin ven trombozu, torasik-havayolu, yumuşak doku/kas iskelet, oküler, bağırsak ve girişimsel uygulamalar.
  3. Eğitim ve yeterlilik gereksinimleri; didaktik, deneysel ve birleştirici bileşenleri kapsamalıdır.
  4. Acil tıp asistan programlarındaki acil US eğitimi, müfredat ve hasta bakımı deneyimi içine tamamen entegre edilmelidir.
  5. Acil US, harici sertifikasyon olmadan, modern sağlık sistemleri içerisinde acil hekimleri için çekirdek bir bilgi/yeterlilik olarak değerlendirilmelidir.
  6. Ultrasonografi kalite kontrolü ve yönetimi; hekim yönelimi, tahsis edilmiş US cihazları, dijital US yönetim cihazları ve kalite kontrol için olanakları kapsayan uygun kaynaklara gereksinim duyar.
  7. En uygun şekilde acil hekimleri tarafından yönetilen sağlık sistemleri yatak başı ultrasonografi programları; liderlik, kalite iyileştirme, eğitim, donanım ve yazılım satın alma ve devamlı bakım amacıyla kaynaklarla desteklenmelidir.
  8. Acil US; acil servis öyküsü, fizik muayenesi ve medikal karar vermeden bağımsız, geri ödenebilir ve paha biçilebilir olması gereken bağımsız bir prosedürdür.
  9. Gelişmiş US deneyimine sahip acil hekimi; bölüm, kurum, sistem, ulusal ve uluslar arası seviyede klinik ultrasonografiye katkı sağlamalıdır.
  10. Gelişen teknolojik, eğitim ve uygulamalar; acil hasta bakımında yeni yaklaşımlar, verimlilik ve yöntemler sağlayabilir.
Fig. 1: ACEP 2016 Acil US Kılavuzu Uygulama Kapsamı

Çekirdek Acil Ultrasonografi Uygulamaları

Travma

Travmada US kullanımı tipik olarak, vücutta anormal sıvı ve hava birikimini tespit etmek içim kullanılır. Hem künt hem de penetran yaralanmalarda ve her yaşta uygulanabilir. Peritoneal kanamayı saptamada; künt yaralanmada %90 sensitive, %99 spesifik; penetran yaralanmada %91 sensitive, %100 spesifik.

Gebelik

Pelvik hastalıklarda acil US; intrauterin gebeliği saptama, ektopik gebeliği saptama, fetal kalp hızını saptama, gebelik süresi ve belirgin serbest sıvı saptamada kullanılır. Ektopik gebeliği saptamada acil hekimlerinin sensitivitesi %76-90, spesifitesi %88-92′ dir.

Abdominal Aort Anevrizması

Esas olarak anevrizma değerlendirmesi için kullanılmakla beraber diseksiyon da saptanabilir. Sensitivitesi %100, spesifitesi %98-100.

Acil Ekokardiyografi ve Hemodinamik Değerlendirme

Acil kardiyak US; perikardiyal efüzyon ve tamponad, kardiyak aktivite, kontraktilitenin global değerlendirilmesi ve santral venöz volüm durumu saptamada kullanılabilir. Kardiyak arrest hastalarında, elektriksel ritme bakılmaksızın US’de kalp durmasının mortalitede %100 prediktif olduğu saptanmış.

Hepatobiliyer Sistem

Biliyer inflamasyon ve tıkanıklık esas bakılan patolojilerdir. Akut kolesistit sonografik kriterleri arasında safra taşları, kese duvar kalınlığı, perikolesistik sıvı, sonografik Murphy, ana safra yollarında tıkanıklık bulunmaktadır. Akut kolesistitlerin %95’ini ise taşlı kolesistitler oluşturmaktadır. Safra taşı saptamada, acil US %90-96 sensitivite ve %88-96 spesifiteye sahiptir.

Üriner Yollar

Hidronefroz ve mesane durumunu saptamada kullanılır. Deneyimli ellerde sensitivitesi %75-87, spesifitesi %82-89 civarındadır.

Derin Ven Trombozu

Özellikle alt ektremite olmak üzere, proksimal venlerin farklı seviyelerde kompresyonunu içermektedir. Sensitivite  ve spesifitesi, %95 ve %96 olarak bulunmuştur.

Yumuşak doku/kas iskelet

Acil US kullanımı; yumuşak doku infeksiyonu, yabancı cisimler ve kutanöz kitleler üzerine yoğunlaşmıştır. Fraktürler, tendon yaralanmaları ve eklem sıvıları da mükemmel netlikle çalışılmıştır.

Torasik-Havayolu

Plevral efüzyon ve pnömotoraks, interstisyel ve inflamatuvar hastalıkların saptanmasında kullanılır. Son dönemlerde, trakeal ve hava yolu değerlendirme ve endotrakeal kılavuz çalışılan konular arasındadır.

Okuler

Retinal ayrılma, vitröz hemoroji ve yapıların dislokasyonları özellikle tanımlanmıştır. Optik sinir kılıf çapı, santral sinir sistemi hastalıklarında yol gösterici olabilir.

Bağırsak

Abdominal US geniş bir bağırsak patolojisi yelpazesine sahiptir. Apandisit, en sık cerrahi patolojidir. İleus ve ince bağırsak obstrüksiyonu yıllardır bakılmaktadır ve x-ray dan daha sensitif ve spesifiktir. Pnömoperitoneum yine US ile tanınabilir. Abdominal duvar kitleleri ve hernilerinde hızlı bir yol göstericidir ve hatta, dinamik olarak herni redüksiyonunda kullanılabilir.

Prosedürel Kılavuzluk

Venöz girişim, torasentez, parasentez, eklem aspirasyonu ve diğer girişimlerde kullanılmaktadır. Santral venöz girişimlerde mutlaka kullanımı önerilmektedir.

Kaynak

https://www.acep.org/Clinical—Practice-Management/Ultrasound/

8 Ocak 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Ayın OlgusuSürekli Yayınlar

NEFES DARLIĞINA EKOKARDİYOGRAFİK YAKLAŞIM; VAKA 1

by Mehmet Alp Akın 3 Ocak 2017
written by Mehmet Alp Akın

Dr. Adnan YAMANOĞLU

3 Ocak 2017 0 comments
0 FacebookTwitterPinterestEmail
Newer Posts
Older Posts

Hakkımızda

  • Üyelik Başvuru Formu
  • Kurumsal Kimliğimiz
  • Gizlilik Politikası

Bize Ulaşın

  • Mustafa Kemal Mahallesi Dumlupınar Blv. No:274 Mahall E Blok Daire:18 Ankara
  • Telefon: (0312) 438 12 66
  • Email: bilgi@tatd.org.tr
@2024 – All Right Reserved. Designed and Developed by Themis
Facebook Twitter Instagram Linkedin Youtube Email
Ultrasonografi Çalışma Grubu
  • Home
Giriş

Çıkış yapana kadar oturumumu açık tut

Şifrenizi mi unuttunuz?

Password Recovery

A new password will be emailed to you.

Have received a new password? Login here