Şu sıcak yaz günlerinde, ülkemizde yazın en sıcak yaşandığı yerlerden biri olan Antalya’da bu yazıyı yazmak ironik bir durum.
Küresel ısınma günümüzün belki de üzerinde durulması gereken en önemli konularından birisi. Maalesef bu durumu insanoğlu kendi elleriyle oluşturdu ve devam ediyor. Öyle ki; Dünya Doğa Koruma Vakfı (WWF) 5. değerlendirme raporuna göre “1951 – 2010 dönemindeki küresel ortalama yüzey sıcaklıklarındaki artış, kesin olarak (%95 – %100 ihtimalle) insan etkinliklerinden kaynaklandı” denmekte. Yine bu rapora göre, “küresel ortalama yüzey (kara ve okyanus) sıcaklığı verileri, 1901-2012 döneminde yaklaşık 0,90C’lık bir artış göstermiştir. Bu dönem boyunca yerkürenin hemen hemen tüm yüzeyi ısınmıştır. Geçen 30 yıl, küresel ölçekte 1850’den beri kaydedilen en sıcak ardışık 30 yıl, 21’nci yüzyılın ilk 10 yılıysa en sıcak 10 yıldır.”
Kaynak: https://climate.nasa.gov/effects/
Küresel ısınmanın etkilerinin gün geçtikçe arttığı günümüzde sıcak acilleri daha sık karşılaştığımız bir acil olarak karşımıza çıkmakta. Sadece Temmuz 2022 ilk haftası itibariyle Avrupa genelinde bir haftada 1800’e yakın sıcağa bağlı ölüm gerçekleştiği bildirildi. Yani artık küresel iklim krizini yaşamaya başladık.
Kaynak: https://www.cnnturk.com/turkiye/meteoroloji-uyardi-istanbul-100-yilin-en-sicak-gunlerini-yasayacak
Neden sıcaktan bu kadar çok etkileniyoruz? Bunu anlamak için vücudumuzun ısı düzenleme sistemine bir bakalım. Normal sıcaklık aralıklarında derin dokularımızın ısısı ±0,60C değişimlerle sabittir (oral ısı 36,60C – 37,20C). Bu dengeyi sağlayan termostatımız anterior hipotalamustur. Isı vücudumuzda hücresel metabolizma ve kasların mekanik çalışmasıyla elde edilir. Çevresel ısı değişimleri hipotalamus tarafından takip edilir ve artış durumunda ısı kaybı mekanizmaları devreye sokulur.
Isı 4 temel mekanizmayla düzenlenmeye çalışılır. Birincisi radyasyondur (ışıma) ve toplam ısının %60’ı bu yolla kaybedilebilir. Ancak ortam sıcaklığı 350C’nin üzerine çıktığında ışıma durur. İkincisi buharlaşmadır. Toplam ısının %22 kadarı bu yolla kaybedilebilir. Sıcak havalarda vücudun ısı kaybı için kullandığı birincil yöntem budur. Ancak bağıl nem arttıkça buharlaşma da azaldığı için bu mekanizma nemli sıcak havalarda işlemez hale gelir. Üçüncü mekanizma konveksiyondur, ısının yaklaşık %15’i bu mekanizmayla uzaklaştırılır. Bu rüzgarlı havalarda ısı kaybına yardımcı olur, ancak rüzgar hızı ve ortam sıcaklık-nem durumuna bağımlıdır. Son mekanizma ise kondüksiyondur. Ortamdaki cisimlere doğrudan temas yoluyla ısı aktarımıdır. Yine ortam sıcaklığı yüksek olduğunda işlevsiz hale gelir.
Kaynak:https://hastane.ksu.edu.tr/depo/belgeler/YA%C5%9EAM%20BULGULARI_1711171152482372.pdf
Ortamdaki ısı arttığında hipotalamus iki mekanizmayla ısıyı sabit tutmaya çalışır. Birincisi deride vazodilatasyon ve neticesinde kalp hızında artma, ikincisi ter bezlerini aktive ederek terleme ve vücut yüzeyinden buharlaşma ile ısı kaybı (terle birlikte elektrolit kaybı da olur).
Mekanizmaların işe yaramadığı ya da çalışmadığı durumlarda sıcaktan etkilenme başlar.
Klinik
Sıcak ödemi: Ciltte oluşan vazodilatasyona bağlı görülür. Semptomatik yaklaşım yeterlidir.
Sıcak döküntüsü(isilik): Kaşıntılı, eritemli, makülopapüller döküntülerdir. Ter bezlerinin tıkanması sonucu görülür. Tedavide ılık duş önerilir.
Kramp: Terlemeye bağlı elektrolit bozukluğu nedeniyle iskelet kaslarında gözlenebilir.
Sıcak bitkinliği: Ciltteki vazodilatasyon ve kan akımının artmasına bağlı olarak beyne yeterince kan gitmemesi ve sonucunda gelişen halsizlik, güçsüzlük, baş dönmesi, bulantı, baş ağrısı gibi semptomlar. Vücut soğutulmazsa sıcak çarpmasına ilerleyebilir.
Sıcak senkobu: Beynin kan akımının daha da azalması ve senkop gelişmesi. Hasta soğutulmalıdır.
Sıcak çarpması: Sıcak bitkinliği bulgularına ek olarak hastalar terlemez, bilinç değişikliği gözlenir ve vücut sıcaklığı 400C üzerindedir. Hastalarda sıcak kırmızı cilt gözlenir. Taşikardi, hipotansiyon, hiperventilasyon olur. Koagülasyon bozuklukları sıktır. Bilinç düzeyleri hafif konfüzyondan dirençli nöbetlere kadar değişebilir.
Kaynak: https://www.geauxcrossfit.com/wods/heat-exhaustion-or-heat-stroke-know-the-difference
Aşırı sıcağa maruz kalan herkeste bu klinikler gözlemlenebilir. Ancak bazı risk gruplarında kliniğin ortaya çıkması daha kolaydır. Risk grubundakiler:
- 4 yaş altı ve 75 yaş üstü kişiler
- Kronik alkol kullananlar
- Obezite
- Soğutma yapmadan aşırı egzersiz yapanlar
- Hipertiroidi
- Feokromasitoma
- Bazı konjenital hastalıklar
- Ter bezi yokluğu
- Skleroderma
- Bazı kronik hastalıklara bağlı ilaç kullanımı
- Antipsikotik ilaçlar
- Antikolinerjik ilaçlar
- Parkinson ilaçlar
- Beta bloker ilaçlar
- Ca kanal blokeri ilaçlar
- Vazodilatörler
Tedavi
Etkilenen kişinin sıcağa maruz kaldığını ve buna bağlı kliniğinin olduğunu düşünüyorsak ilk yapılacak iş sıcak maruziyetini kesip hastayı soğutmak olmalıdır. Giysileri çıkartılır, mümkünse hasta ıslatılıp fanlarla hızlı bir şekilde soğutulması sağlanabilir. Sıvı alımına erken dönemde başlamak iyidir ancak hastanın bilinci yerinde değilse aspirasyon riski açısından dikkat edilmelidir.
Bu hastalarda antipiretik vermenin herhangi bir yararı yoktur.
Çocuklarda ve egzersize bağlı sıcak çarpması olan kişilerde buzlu suya daldırma da hızlı ısı düşüşü açısından değerlendirilebilir.
Hastalar acil servise geldikten sonra ilk olarak ABC değerlendirilir, monitörize edilir ve sıcaklık takibi yapılır. Sıcaklık takibi için ideal olan rektal ya da özefagial ölçümdür. Hastaların aksilla, kasık, boyun gibi bölgelerine soğuk kompres yapılması işe yarayabilir ancak bu hastaları ajite edebilir, titremelerine neden olabilir. Bu durumda IV benzodiazapin verilebilir. Soğutma için soğuk IV salin verilebilir ancak soğuk gastrik lavaj önerilmemekte.
Özetleyecek olursak:
- Küresel ısınma ve etkileri tüm hızıyla görülmeye başlandı. Özellikle son iki yıldır yazları bunu daha iyi anlayabiliyoruz.
- Sıcağa bağlı oluşan durumları ortaya çıkarmak zor. İyi bir anamnez ve gözlem hayat kurtarıcı.
- Meteorolojinin sıcaklık uyarılarını özellikle risk grubundakilerinin dikkate alması önemli.
- Sıcak çarpması diyebilmek için sıcak maruziyeti, bilinç değişikliği ve ölçülen vücut sıcaklığının 400C üzerinde olması gerek.
- Tedavide öncelik hızlı ve efektif periferik soğutma.
- Antipiretiklerin tedavide yeri yok. Hastanın kliniğine göre benzodiyazepinler verilebilir.
Kaynaklar:
- FG. Gaudio, CK Grissom, Cooling Methods in Heat Stroke, Clinical Review, 2016; 50:4, 607–616
- WWF 5. Değerlendirme Raporu
- Tintinalli’s Emergency Medicine, A Comprehensive Study Guide, 9th edition, Judith E. Tintinalli, et. al. ISBN: 1260019934
- https://www.tatd.org.tr/files/files/TATD-heatrelatedillnesses-policy.pdf