Herkese tekrardan merhaba, yapmak istediklerimizi ertelemenin ne kadar yanlış olduğu hissini özellikle pandemi sürecinde hepimizin en az bir kez yaşamışızdır. Gitmek istediğimiz ama bir türlü vakit ayıramadığımız geziler, öğrenmek istediğimiz ama yine vakit yaratmadığımız hobiler, yapmadığımız spor aktiviteleri gibi gibi… Bu hafta birkaç karpuzu koltuk altına sığdırmayı başarmış bir konuğumuzu ağırlayacağız: Mehmet Alp Akın.
Hoşgeldin;
Bize biraz kendini tanıtır mısın?
1996 Ankara doğumluyum. Ankara Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı ve Yönetim Bilişim Sistemleri bölümünü bitirdim. Ekim 2018’den bu yana Türkiye Acil Tıp Derneği’nde Kurumsal İletişim Sorumlusu olarak çalışıyorum. TATD ailesinin bir üyesi olmaktan oldukça mutluyum.
Müzik ile ilgilenmeye ne zaman başladın? Müzik her zaman hayatının bir parçası mıydı?
Müziğe olan ilgim 3-4 yaşlarında babamın bana aldığı mandolinle başlayıp, ilkokul ve lisede de çeşitli müzik faaliyetlerine katılarak devam etti. 15 yaşımda aldığım elektro gitar eğitimi sonrasında birçok müzik grubuyla çalıştım. İlerleyen zamanlarda dahil olduğum Müzikal topluluğu ile Ankara’nın büyük sahnelerine çıkma şansı yakaladım. Eş zamanlı olarak kısa bir süre Kültür Bakanlığı Gençlik Korosu’nda yer aldım. Şu an ise Ters Manyel isimli müzik grubumuzda Gitar ve Vokal’deyim.
“Müzik her zaman benimleydi, umarım böyle de devam eder”
Ailede senden başka müzisyen olan kimse var mı? En büyük destekçin kim sence?
Büyüdüğüm ortamda müzik hep vardı. Seçici bir dinleyici olmalarının dışında ailemde profesyonel olarak müzikle ilgilenen yok. Ama bana bu yolculukta hep destek oldular ve inandılar.
“Kişilerin müzik zevkinin uyuşması grup sinerjisine büyük katkı sağlar”
Grup olarak bir araya gelmeniz nasıl oldu?
Aslında tanışmamız tesadüfen oldu diyebiliriz. O zamanlar bireysel olarak farklı kişi ve gruplarla çalışıyorduk. 2017 yılında Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenen bir konserde aynı orkestrada yer aldık. Fetih ve Bedir ikiziyle arkadaşlığım böyle başladı. Sohbetimiz ilerledikçe ben de bir kardeşleri olarak kendimi aralarında buldum. Daha sonra sevdiğimiz parçaları yeniden düzenleyip çalmak için stüdyo ortamında provalara başladık. Üçümüzün de müzik zevkinin büyük oranda uyuşması bu süreci hem kolaylaştırdı hem de keyifli hale getirdi.
“Aksak ve değişen ritim kalıplarını kullanmayı seviyoruz”
Ters Manyel ilginç bir isim, eminim bir hikayesi vardır ?
Bu soruyu bekliyordum doğrusu. Çalışmalarımız ilerledikçe grup bilinci oluşmaya ve müzik anlayışımız karakteristik bir hal almaya başladı. Dolayısıyla bizi en iyi yansıtacak bir isim arayışına girdik. Açıkçası bu pek kolay olmadı ve bir süre gündemimizi meşgul etti. Nihayetindemüziğimizdeki aksak ve değişen ritim kalıplarını, tematik açıdan yaygın olandan farklı sözlerini ve bize has armonik yaklaşımları karşıladığını düşünerek “Ters Manyel” ismini aldık. Kelime anlamı olarak Manyel; jest, mimik, davranış anlamı taşırken, Ters Manyel’i de karşı tarafı yanıltmaya yönelik yapılan davranış olarak tanımlayabiliriz.
Geçmişten ya da günümüzde ilham aldığınız müzisyenler hangileri?
O kadar çok var ki… Türkçe sözlü grup müziğinden bahsediyorsak Cem Karaca, Barış Manço, Moğollar, Kurtalan Ekspres, Erkin Koray’ı es geçemeyiz. Dünya klasiklerinden Pink Floyd, King Crimson, Rush, Deep Purple aklıma ilk gelenler. Günümüzde ise Dream Theatre, The Pineapple Thief, Tool ilham aldığımız gruplardan birkaç tanesi.
“Bizi dinleyenler hep hatırlayacakları bir rüyadan uyanmış gibi hissedecekler”
Sizi henüz dinlememiş birine kendinizi ve müziğinizi nasıl anlatırsınız?
Öncelikle rock müzik yapıyoruz ama bunu da türün günümüzdeki uylaşımlarından sıyrılarak yapmaya çalışıyoruz. Müziği amaç edinip, şarkı sözlerimizle bunu destekliyoruz. Sanırım şöyle söyleyebilirim, parçalarımız bir rüya olsaydı emin olun uyandığınızda etkisi devam ederdi.
“Besteleme aşamasında birçok kez kayıt alıyoruz”
Şarkılarınızı bestelerken belli bir ritüeliniz var mı?
Sözler tek enstrümanla bestelendikten sonra parçaya belirlediğimiz trafikle stüdyoya giriyoruz. Prova sırasında kayıtlar alarak dinliyor, eklemeler ve çıkarmalar yapıyoruz. Üzerinde uzlaşana kadar bunu devam ettiriyoruz. Sonrada kayda giriyoruz. Şu ana kadar yayınladığımız parçalar kalemini çok beğendim basçımız Fetih Yeni’ye ait. Bireysel başlayan üretim sürecini kolektif bir şekilde sonlandırıyoruz.
“Müzik tüketim alışkanlığındaki artış parçaların çok hızlı bir şekilde unutulmasına neden oluyor”
Pandemi döneminden dolayı konserler ertelendi veya artık dijital olarak yapılıyor. Sizce dijitalleşmenin müzik dünyası üzerindeki etkileri nelerdir?
Hem iyi hem kötü yanları var. Dijitalleşmeyle birlikte her müzisyen kendi ürününü aracı olmadan insanlara sunabiliyor. Yayınlanan parçaları nitel yönden değerlendirebilirsiniz, o ayrı konu ama bu çeşitlilik açısından bir zenginlik demek. Kötü yanlarına değinecek olursak; müzik tüketim alışkanlığının hızlanması, parçaların sindirilmeden dinlenmesine yol açarak kalıcılığı azaltıyor diyebiliriz. Ayrıca nicel olarak artan sanatçılar arasından sıyrılmak müzisyenler için dezavantaj olabilir.
Bir Filme müzik yapacak olsaydınız, bu hangi film olurdu?
Tony Gatlif’in çoğu filmini beğeniyoruz. Exils (Sürgündekiler) filmine müzik yapmak isterdik.
“Dinleyicilerimiz ile buluşmayı her sanatçı gibi biz de çok özledik”
Son olarak, önümüzdeki süreç için planlarınız nedir?
Daha anlatacak çok şeyimiz var. Şarkılarımızın sayısını artırmak ve müzik dünyasında kalıcı olmak istiyoruz. Dinleyicilerimizle buluşmayı çok özledik. Pandemi şartlarından dolayı plan yapamasak da ilk fırsatta konserlerde buluşacağız.
Teşekkürler bu güzel sohbet için; Ters Manyel grubunu merak edenler ve takip etmek isteyenler için aşağıda birkaç link bırakacağım.
https://www.youtube.com/tersmanyel
https://www.instagram.com/tersmanyel
https://twitter.com/tersmanyelband
https://facebook.com/tersmanyelband
Bu yazı Acil Tıp Bülteni’nin Eylül 2021 tarihli 9. sayısında yayımlanmıştır.