Türkiye Acil Tıp Derneği normalleşme süreci ile birlikte ülke genelinde COVID-19 tanısında artış olduğunu, acil servise başvuruların arttığını, yataklı servis ve yoğun bakım tedavisi gerektiren hasta sayısında ciddi bir artış olduğunu gözlemlemektedir. Sağlık sisteminde artan bir yük ile karşı karşıya olmakla birlikte bu süreçte özellikle sağlık çalışanlarında tükenmişlik durumunun geliştiğini görmekteyiz. Türkiye Acil Tıp Derneği olarak pandeminin ilk aylarında yaşananlardan yola çıkarak, önümüzdeki günlerde daha ağır ve zorlu bir sürecin bizleri beklediğini düşünmekteyiz.
Hastane Afet ve Acil Planında pandemi ve diğer afet durumlarında acil servisler stabil olmayan hastaların bakım yükünü alırken, acil olmayan hastaların bakımı ayaktan tedavi bölümünde yapılır. Hastanenin diğer kalan birimlerinde bulaş olmaması için pandemi gibi durumlarda genel durumu iyi olan hastalar ayrılmış ayaktan tedavi bölümünde değerlendirilir. Türkiye Acil Tıp Derneği olarak sahadan aldığımız geri bildirimlerde pandemi polikliniklerinin çoğunun acil servis çalışanlarına bırakıldığını görmekteyiz. Her ne kadar pandemi bir genel sağlık sorunu olsa da gerek fiziki gerekse mesleki donanımlardan ötürü acil servislerin bu işte ana rol üstlenmesi algısı bulunmaktadır. Normalleşme süreci ile birlikte acil başvuruları pandemi öncesi durumuna dönmüştür. Acil servis girişlerinde covid hastalarının ayrımının yapıldığı triyaj alanları artık bu ayrımı yapmakta yetersiz kalmaktadır. Yayınlanan algoritmalar pratik hayatta birebir uymamakta ve kaos yaratmaktadır. Pandemi hastane planlaması tüm paydaşları içermesine rağmen özellikle ikinci basamak devlet hastaneleri acillerinde covid poliklinikleri acil servis hekimlerine bırakılmış ve branş düzeyinde destek verilmemektedir. Bu durum gerçek acil hastalarının bakımını sekteye uğratmaktadır.
Eylül ile başlayan ve mart ayına kadar süren influenza dönemi bu yıl COVID-19 pandemisi ile birlikte görülecek olup, birinci dalganın 2. zirvesine doğru hızla yaklaşıldığı bu günlerde sağlık organizasyonunda kapsamlı bir hazırlığa ihtiyaç vardır.
Sorunların çözümüne katkıda bulunabilmek amacıyla:
- Pandemi ve afet planları gözden geçirilmeli hastane planlaması tüm paydaşları içermeli ve tüm ülkede uygulanması sağlanmalıdır.
- Acil servisler sadece etkin bir triyaj ve kritik hastanın stabilizasyon ve bakımı için kullanılmalı, pandemi triyaj algoritmalarında olduğu gibi ayaktan hastalar ayrı covid polikliniklerinde bakılmalıdır.
- Pandemi poliklinik çalışma şekli ile ilgili net anlaşılır ifadelerle bir genelge düzenlenmeli ve uygulandığı denetlenmelidir. Pandemi poliklinikleri nerede konumlanacak, kimler çalışacak, sürüntüyü kimler alacak, konsültanlar ne zaman devreye girecek gibi konularda görev tanımları net olmalıdır. PCR test istemleri için acil servislere başvurunun önüne geçilmelidir.
- Sağlık çalışanlarının çalışma ve dinlenme süreleri, hastane yöneticilerine uygulatmak üzere organize edilmelidir.
- Pandeminin başından beri izin almaksızın çalışan fiziksel ve mental olarak yorgun olan acil servis ve diğer sağlık çalışanlarının yıpranmaları değerlendirilmeli, sağlık hizmeti çalışanlarının özlük haklarına olumlu yansıyacak düzenlemeler gerçekleştirilmelidir.
- Hastanedeki sağlık çalışanlarına bakmak, düzenli takiplerini yapmak üzere aktif iş yeri hekimlikleri kurulmalıdır
- Sağlık çalışanı için COVID-19 meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir. Bu konuda meslek odasının talepleri değerlendirilmelidir.
- Kronik sağlık sorunları olan hastaların uygun bakım hizmetleri alabilmeleri için 1. Basamak ve poliklinik hizmetleri desteklenmelidir.
- Hastanelerin fiziki koşulları pandemi planları doğrultusunda organize edilmelidir. Acil servislerde ve yoğun bakımlarda negatif basınçlı odalar sağlanmalıdır.
COVID-19 ile mücadele için;
- Pandemi mücadelesi bireylerin sorumluluğuna bırakılamayacak derece önemlidir. Bu nedenle toplumda uyulması gereken kısıtlılık ve kurallar yeniden düzenlenmeli ve denetlenmelidir.
- Pandemi hastanelerinde normal sağlık hizmetinin sürdürülebilmesi ancak sınırlı seviyede olabilir, bunun sonucu olarak ek ödeme kaygılarından hastane ve hastane çalışanlarını uzak tutacak düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır.
- Sonbahar ile birlikte hasta sayısının daha da artacağı öngörülerek tanı merkezlerinin sayı ve kapasitelerinin artırılması önemlidir. Tüm merkezlerde çalışılan testlerin geçerlilik ve güvenilirliği için yapılmış validasyon araştırma sonuçları paylaşılmalıdır.
Türkiye Acil Tıp Derneği
Yönetim Kurulu