Tükenmişlik Sendromu Korunma Yolları


Acil sağlık hizmetlerinin verildiği kurumlar tasarımları gereği stres kaynaklarının yoğun olduğu çevrelerdir. Sağlık hizmeti verenler ölüme sebep olmuş sarhoş sürücüler, yakınlarının hakaret ettiği ağır hastalar, ölüme yaklaşmış kanser hastaları, birçok benzeri hastayla muhatap olurlar. Bunlar sadece istatistikler gibi görünebilir ancak sağlık çalışanları için gerçekçi ve rutindir.

Acil tıpta stres vardır. Acil servislerde her yıl ülke nüfusundan daha fazla başvuruya cevap vermeye çalışıyoruz. Her an beklenmedik hastaların başvurusuna, kaotik bir ortamda maruz kalıyoruz. Stres acil tıpçıların günlük rutinidir. Uzun çalışma saatleri, hasta hakkında kısıtlı bilgi ile hızlı ve doğru karar verme baskısı, enfeksiyonlara maruziyet riski, diğer branşlara göre daha yoğun güvenlik sorunu, şiddet, tanı atlamama çabası ve mükemmel olma baskısına ek olarak medikolegal sorumluluk acil tıp doktorunun sağlık ve yaşam kalitesini etkiler. Bu stresörlerin posttravmatik stres sendromu, akut stres, kümülatif stres ve depresyona yol açması sürpriz değildir. Dahası bu mental durum, kazalar ve kritik karar hataları ve konsantrasyon bozuklukları yanında kişinin intihar girişiminde bulunması gibi riskleri de beraberinde getirir.  

Stres günlük yaşantının olağan bir parçasıdır. Aslında orta düzeyde stres pozitif ve motive edici bir faktör olabilir ve sıklıkla işimizin esasıdır. Hedeflerimizi başarmamıza ve daha iyi performans göstermemize yardımcı olur. Ancak stresin giderek yükselmesi, dozunun artması ve uzun soluklu maruz kalınması beraberinde tükenmişliği (burn-out) getirir.

Tükenmişlik terimi ilk olarak 1974 yılında Herbert Freudenberger tarafından kullanılmıştır. Cristina Maslach (Stanford Üniversitesi) ise 1981’de tükenmişliği duygusal tükenme, kişisel yetersizlik ve kendine yabancılaşma olarak tanımlamıştır. Biz acil tıpçılar aslında tükenmişlikten konuşmaktan bıkmış durumdayız. Her gün onunla flört eder ve uçlarda geziniriz. Tükenmişliğe karşı koyarak direnç yaratırız.

“Acil tıbbın stresi çoktur ve kümülatiftir. Bunlar iş memnuniyetsizliği, hastalık ve tükenmeye yol açar. Kişisel ve profesyonel yaşantınız arasındaki denge tükenmeyi önleyen anahtardır. 1 den 10 a kadar bir skala yapın. İşinizi 1’e özel yaşantınızı 10’a koyun. Dengeniz nerede? Çoğu acil tıp hekimi 3 diye belirtir. Yani çok ağır çalışıyorum ifadesidir bu”.  Jay A. Kaplan.

Sağlıklı yaşam nedir ve neden önemsiyoruz?

Sağlıklı yaşam aslında çoğumuz özellikle de acil tıpçılar için basmakalıp bir tanımlama gibidir. Bu nedenle sağlıklı yaşam hakkında yazmak zordur. Çünkü çoğumuz bir dereceye kadar bunun gerekli olduğunu biliriz. Hepimiz sağlıklı olmayı umarız, ama sağlıklı olmak sadece hastalık olmaması durumu değildir. Acil hekiminin iş yerindeki stres kaynağını tespit etmesi, stresin etkilerini tanıması ve tükenmişliğe karşı strateji geliştirmesi çok önemlidir. Burada amacımız acil doktorlarına sağlıklı yaşamın ne kadar önemli olduğunu göstermektir. Sağlıklı yaşamın elementleri birbirine bağlıdır ve nasıl yaşadığımıza katkıda bulunmaktadır, ancak her acil doktoru bu elementleri farklı öncelikle seçebilir. Sağlıklı yaşam bir çark gibidir. Her element çarkın dönmesi için kritik öneme sahiptir ve sağlıklı yaşam incelendiğinde bu elementlerin birbirine nasıl bağlı olduğu görülebilir ve yaşantımıza katkıda bulunuruz.

Sağlıklı yaşam çarkının 7 elementi vardır.

1. Mesleki

İşinize giderken mutlu musunuz? Acil serviste çalışırken sizi tatmin eden şey nedir? Acil doktoru için mutluluk nedir? Koopere hasta? İlginç vakalar? Etkin destek personeli? Daha fazlası? Acil tıp asistanlığına başladığımızda muhtemelen bir cahil mutluluğu durumundayız. Ancak günler içinde artan iş yükü, çalışma saatlerinin yoğunluğunun eklenmesi ile zihin ve vücudun yorgun olduğu saatler beraberinde gelir. Bölümsel sorunları düzeltme ihtiyacı her zaman olacaktır, kilit nokta bu sorunları işinizin tatmin edici yanları ile dengelemenizdir. Pozitif noktaları bulmak zorundasınız, çünkü insan doğası doğru olanı değil öncelikle yanlış olanı bulmaya ve kavramaya ayarlanmıştır. Bu nedenle tüm negatif düşünceleri bir kenara bırakıp işinizle ilgili pozitif noktaları bulun.

2. Duygusal

Acil tıp hızlıdır ve streslidir. Kaçımız yaşadığımız ve hissettiğimiz şeyi anlamak için zaman ayırıyor? Mönitörlü gözlemdeki hastaya neden kızdığımız veya telefonda konuştuğumuz konsultandan neden rahatsız olduğumuzu düşünmek için çok az zamanımız var. Acil hekimleri olarak duygularımızı inkar etmek yerine ne hissettiğimizi kabul etmek zorundayız. Karşıt konsultanlar veya zor hastalarla rahatsız olabiliriz ancak bu hisleri nasıl yöneteceğimizi seçme gücüne sahibiz. İyimserlik ve başkaları ile tatmin edici ilişkiler kurmak sağlıklı yaşamın anahtarıdır.  

3. Fiziksel

Yeterince egzersiz yapmak, iyi yemek yemek, yeterli uyku çekmek ve hastalık belirtilerine dikkat etmek ve gerektiğinde tedavi olmak fiziksel olarak çok önemlidir. İyi fiziksel görünüme sahip acil hekimleri, öz saygı ve benlik kontrolünün psikolojik yararlarını göreceklerdir.

4. Ekonomik

Ekonomik olarak güvende olmak acil doktoru olarak etkinliğinizin önemli bir bileşenidir. Mali sağlıklı yaşamın parçası ailenin geçiminin sağlanması, aylık faturaların ödenmesi, çocuğunuzun eğitiminin planlanması ve rahat bir emeklilik için hedefler belirlenmesini içerir. Kendinize ekonomik hedefler belirleyip, planlar yapın.

5. Ruhsal

Acil tıbbın anlamı ve amacı nedir? Yardım ve şifa dağıtma sanatı mı? Hayal kırıklığı, şüphe ve korku dolu zamanların huzurlu uyum zamanları ile harmanlanmasını her gün acil serviste tecrübe etmekteyiz ve bu da varlığımızı anlamlandırmamıza neden oluyor.

6. Sosyal

Acil serviste diğer çalışanlarla ilişkileriniz nasıl? Dışarda yaşamınız nasıl? Özel hayatınızı acil servisin dışında, acil servisi özel hayatınızın dışında tutun. İş arkadaşlarınız, dış arkadaşlarınız ve ailenizle etkin ilişkiler geliştirmeniz sosyal sağlığınızın göstergesidir.

7. Entelektüel

Uzmanlığınız sürekli değiştikçe ve geliştikçe açık fikirli olmak kritik öneme sahiptir. Bilgilerinizi acil serviste çalışma arkadaşlarınızla paylaşmak canlandırıcı olabilir ve kendinize meydan okumanın bir yolu olarak hizmet eder.   

Acil hekimlerinin yaşamında mutluluk ve dayanıklılık

Gerçek mutluluk 3 bölümden oluşur: zevk, katılım ve anlam. Bir an için iyi duygulara veya zevklere sahip olabiliriz; ancak katılım ve anlam mutlu bir yaşam sürdürmek için en büyük katkı sağlayıcılardır. Bu nedenle her birey mutluluğun büyük bir bölümünü kontrol eder. Anlamlı etkinliklere katılım aslında mutluluğun başlıca nedeni olarak görünüyor. Günlük hayatımızdaki anlamı bulmalıyız. Kişinin mutlu olması için bir nedeni olmalıdır. Yaşantımızda en anlamlı olanı seçmek zorundayız. İşte bunun için geliştirilmiş bazı stratejileri takip etmekte fayda var.

  • Travmatik deneyimleri renkli anlatılara dönüştürmek, onları potansiyel zararlı duygusal anılardan arındırır. İlham almak için hastalarınızı not edin. Günlük tutmak, makale yazmak olumsuz bir tecrübeyi olumlu bir tecrübe haline getirir. Yıllar içinde biriken, mizah duygusu ile harmanladığınız tecrübelerinizi diğer meslektaşlarınızla paylaşarak onların yararına sunabilirsiniz.
  • Meditasyon iç sakinliği bulmak ve duygusal durumlara tepki vermeyi sınırlamak için mükemmel bir yöntemdir. Tükenmişlik oranlarını önemli azaltır. Günlük rutininizde hasta yanına giderken derin bir nefes alıp, yavaşça bırakın ve bunu ömrünüz boyunca yapın.
  • Akran danışmanlığından faydalanın. Stresli olayları empatik bir meslektaşınızla tartışmak sahip olduğunuz en iyi tıptır ve mizah bu noktada en iyi başa çıkma stratejisidir.
  • Kendinize yeni açılımlar yaratın. Yerel veya ulusal çapta derneklere gönüllü çalışmak, diğer faaliyetleri keşfetmek (resim, fotoğrafçılık, rehberlik, yazarlık, eğitim vermek, vb) bunlardan sadece bazıları. Kendisine yeni kanallar açan hekimlerin daha düşük tükenmişlik oranlarına, daha uzun meslek yaşantısına ve daha fazla kariyer doyumuna sahip olduğu ortaya konmuştur.
  • Doktorluk öğretmek anlamındaki latince kökenli bir kelimeden gelmektedir. Asistanlarınızı, hemşirelerinizi, teknik personelinizi, hatta hastalarınızı eğitebilirsiniz ve sizin tecrübelerinizden faydalanabilirler.
  • Bir misyon ve kariyer planı geliştirin ve hedeflerinize ulaşmanızı kolaylaştıracak kişisel koçluk gibi bazı eğitimleri alın.
  • Empati duyarsızlaşmanın en iyi tedavi yöntemidir.
  • Kendi ihtiyaçlarınıza dikkat edin. Tüm gece uyumak ve uygun beslenme ile direnmek daha kolaydır. Vücudunuzu hareket ettirmeyi unutmayın. Spor depresyondan uzak tutar. Zevk aldığınız şeylere zaman ayırmayı unutmayın. Takviminize koyun ve vardiyanızmış gibi davranın.
  • Stres sürelerinizi kısıtlayın. Limitlerinizi bilin ve yüksek stresli faaliyetlerinizi düşük stresli etkinliklerle dengeleyin. Korku filmleri ile gevşediğinizde veya tatillerinizde ölüme meydan okuyan maceralar yaşamaya başladığınızda duygularınızdan ayrı kalırsınız ve kalıcı bir adrenerjik uyarı ile yaşamaya başlarsınız ve durum daha da kötüleşir.

Esneklik ve dayanıklılık doğuştan değildir ancak geliştirilebilir bir yetenektir. Kendimizi ne kadar çok anlarsak acil tıbbın içinde yıpranma pratiğine o kadar donanımlı oluruz.

Son söz:

  • Mükemmel olmak öncelik değildir.
  • Önceliklerinizi belirleyin.
  • Yeni bir hobi bulun.
  • Sevdiğiniz hobilerinize zaman ayırın.
  • Kim olduğunuzu kabul edin.
  • Fit kalın.
  • Sağlıklı beslenin.
  • Küçük şeylerden mutlu olun.
  • Duygularınız hakkında konuşun.
  • Vücudunuzu dinleyin.
  • Aşırı yüklenmekten kaçının.
  • Düzenli aralıklarla izin alın.
  • Ailenize ve arkadaşlarınıza zaman ayırın, onlarla temasta kalın. 

Kaynaklar

  1. Being well in Emergency Medicine: ACEP’s Guide to Investing in Yourself. https://www.acep.org/content.aspx?id=32184#sm.0000rgupvz9mbdx2t4s1qrnx252ns. Erişim Şubat 26, 2018.  
  2. Mental Health and Stress in Emergency Medical services. https://www.nemsma.org/images/pdfs/Mental_Health_and_Stress_final.pdf. Erişim Şubat 26, 2018
  3.   Avoid Burnout by Managing Your Stress. https://www.acep.org/content.aspx?id=22722#sm.001mcz4ia198bde610ja2x5tr4a0j. Erişim Şubat 22, 2018
  4. A. Weber, A. Jaekel-Reinhard. Burnout syndrome: a disease of modern societies? Occup Med 2000; 50(7):512-7.

Paylaş Paylaş